Presbiakuzi günümüzde küçümsenemeyecek bir sorundur ve gelecek yıllarda hiç kuşkusuz daha da önemli olacaktır. Amerika’da bulunan 20 milyon işitme sorunlu kişinin yüzde yetmişbeşinin yaşları 55′ten yukarıdadır. Günümüzde 80 yaşın üzerindeki kişilerin miktari neredeyse katlanarak artmaktadır. 2030 yılında nufusun üçtebirini yaşlılar oluşturacaktır ve bunların %70 kadarında işitme sorunu olacaktır. Bu tür işitme sorunu olan her 3 kişiden ikisinde tinnitus olduğu, ayrıca normal işitenlerde de tinnitus olabildiği hesaba katılırsa meselenin boyutu ve anlamı kestirilebilir.
Kulak Çınlaması hakkında Sorular Cevaplar 16-20 |
Bizim hastalarımızın bir kısmı (%9.8) tinnitusun bitmesi karşılığında işitmeden tamamen vazgeçmeye razıdır ve bu tür bir ameliyata hazırdır. 1970 ve 1980 yıllarında işitme sinirinin kesilmesiyle tinnitusun duracağı sanılmış ve ABD’ de birçok hastaya uygulanmıştır. Fakat ameliyatlardan 1-2 ay sonra her 4 hastadan üçünde tinnitusun eskisinden daha çok olarak geri geldiği saptanmış ve bu ameliyatlara son verilmiştir. Daha sonraki yıllarda yapılan çalışmalarda ortaya çıkan tarihsel bilgilerde 1928 yılında tinnitus tedavisi için orta ve iç kulağın tamamen boşaltıldığı fakat sonucun tehlikeli ve şaşılacak düzeyde etkisiz olduğunun yazıldığı saptanmıştır. Tinnitusun denenmiş ve başarısız olduğu tespit edilmiş diğer cerrahi tedavi yöntemleri şunlardır:
Stellate ganglion blokajı veya kesisi
Bademcik ameliyatı
Timpanik pleksus ( orta kulağın iç duvarındaki sinir ağı) kesisi
Denge siniri ile yüz sinirinin arasındaki bağlantının kesilmesi
Tinnitusu başlatan sebep kulakta çok bariz bile olsa o sebebin yok edilmesi Tinnitusun duracağı anlamına gelmemektedir.
Bizim hastalarımızın benzetmeleri çokluk sırasıyla şöyledir:
1.”sss” sesi diye tarif edilen ince uğultu
2. Ağustos böceği sesi
3. “Çınlama” diye tarif edilen diyapazon sesi
4. Akan su sesi
5. Çağlayan sesi
6. Kaynayan su sesi
7. Kuş ötüşü
8. Islık
9. Kalın uğultu
10. Motor sesi
Kulak Çınlaması hakkında Sorular Cevaplar 21-25 |
Tinnitus hastalarının çoğunun bu araştırma sonuçlarının klinik uygulamalarını sabırsızlıkla beklediklerini biliyoruz. Fakat tinnitus gerçekten zor bir konudur ve gelişmeler ne yazık ki yavaş olmaktadır. Asıl zorluk tinnitusun objektif olarak ölçülememesidir. Ölçülemeyen ve tartılamayan bir olayın değerlendirilmesi ve tedavisi de zor olmaktadır. Yakın geçmişe bir göz atarsak, ilkin çok heyecan verici ve parlak gözüken birçok yöntem ve ilacın, zaman içinde elendiği ve yararsız olduğu saptanır.
Günümüzde tinnitusun ana tedavi yöntemi, 1976′dan beri kullanılmakta olan ve zamanın imtihanında elenmeyen “Akustik Maskeleme Yöntemi”dir. Bu yöntemle semptomatik tedavi yapılmaktadır.
Tinnitusu ve nedenini ortadan tamamen kaldıracak küratif tedavi için yürütülmekte olan araştırmaların başarılı olmasını ve Tinnitusun küratif tedavisinin bulunduğunu bildiren çok değerli makalenin yayınlanmasını beklemekteyiz.
Tinnitus hastalarının desteği ve baskısıyla daha çok araştırma yapılacak ve sonuçlarından yararlanılacaktır.
a. Hiç etkilemediği
b. Çoğalttığı
c. Daha tahammül edilir biçime getirdiği
d. Azalttığı
e. Tamamen yok ettiği
şeklinde farklılıklar göstermektedir.
Gingko’nun tinnitusu etkileme mekanizmaları bilinmemektedir.
Hayvanlar üzerinde yapılmış deneyler Gingko’nun işitme sisteminde metaboik aktiviteyi azalttığını göstermiştir. Tinnitusun, işitme sistemindeki yerel bir metabolik aktivite artışıyla birlikte olduğu yönünde görüşler vardır. Gingko, metabolik aktiviteyi azaltırken tinnitusun azalmasına da yardımcı olabilir.
Gingko, kalsiyum homeostazını da artırır. P. Jastreboff’a göre kalsiyum homeostazı da tinnitusunun oluşmasında rol aldığı için Gingko’nun bu yönden etkili olabileceği düşünülebilir. P. Jastreboff, düzenlediği hayvan deneylerinde salisilat ile tinnitus oluşturmuş ve Gingko’nun dozuna bağlı bir tinnitus azalması yapabileceğini ileri sürmüştür.
J.Vernon, yürüttükleri çalışmaların sonucunda Gingko Biloba’nın kronik tinnitus üzerinde hiç etkisi olmadığını bildirmiştir.
Bizim hastalarımız arasında da, tinnitus tedavisi için hekimlerce verilen bu ilacı aylarca kullandıktan sonra yararlandığını belirten bir kişi bile yoktur.
Günümüzde, tinnitusun tedavisinde yararlı olduğu gösterilmedikçe, hiç bir ilacın tinnitus tedavisi için kullanılmaması en doğru davranıştır.